• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/dogruterapimerkezi1
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905415447199
  • https://twitter.com/dogruterapi_mkz
  • https://www.instagram.com/dogruterapimerkezi/
  • https://www.youtube.com/watch?v=kRrNYTwi6Bk

Ömer Doğru

Aile Danışmanı & İletişim Uzmanı

Site Haritası
Saat
Takvim
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-2967709272430144"
     crossorigin="anonymous"></script>

Doğru İletişim

Bakış Açısı ve İletişim

Anlaşmak aynı dili konuşmak değil, aynı duyguları paylaşmaktır.

Günlük yaşamımızdaki ilişkilerde en önemli görevi ‘yazılı’ ve ‘sözlü’ dil değil, duygu ve heyecanlarımızı ifade eden “sözsüz iletişim” yüklenir. Yüz ifadelerimiz, bedenimizin duruşu, konuşma tarzımız, el-kol hareketlerimiz, sesimizin tonu, diğer kişiye karşı nasıl duygular içinde olduğumuzu yansıtır. Nitekim beden dili uzmanlarının  da üzerinde mutabık oldukları , normal koşullar altında günlük insan ilişkilerinde mesajın % 90’inin sözsüz iletişim aracılığıyla anlatıldığını; geriye kalan % 10 luk kısmın ise sözle ifade edildiğini belirtmektedirler. İletişimde;
Bedendilinin etkisi      %   60
Ses Tonu etkisi           %   30
Sözcüklerin etkisi      %    10
İki insan arasındaki iletişimin ilk bağlantısı “göz göze gelmekle kurulduğu için, gözlerin ve bakışın iletişimde büyük anlamı ve önemi vardır. Çünkü önce göz göze gelindikten sonra diğer ilişkiler yavaş yavaş kurulabilmektedir.
Göz, kalbin kapısı ve gönlün tercümanıdır. Kişinin gönlündekileri ifade eden, sırlarını açığa vuran onun gözüdür. Hatta aşk söz konusu olduğunda göz dilden de etkilidir. Bir başka deyişle, bir iletişim unsuru olarak gözler hem “mesaj alıcı” hem de “vericidirler. Mesaj alıcı olarak inanılmaz bir hızla beyine, bir diğer insanın cinsiyeti, eni-boyu, yaşı, rengi, sosyal konumu ve yansıttığı ruh hâli konusunda bilgi gönderirler. Diğer taraftan, bir insan, bakışını bir nesneye ya da başka bir insana yöneltip duruyorsa, o nesneye veya o insana “sahip olma arzusu ”nu dışa vuruyor demektir. Nitekim, baktığı kişiye ya da nesneye duyduğu “ilgi” oranında insanın gözbebekleri büyümektedir. Gözbebeklerinin bilinçsiz olarak büyümesi, haz veren, hoşa giden bir nesneye bakışta sık görülen bir belirtidir.Birbirini tanımayan iki insanın göz göze iletişimi sürdürmeleri, karşı cinsten olanlar arasında “cinsel içerikli ilgi ve sevgi” mesajı olarak kabul edilmiştir. Özellikle kadın-erkek ilişkilerinin kısıtlı olduğu geleneksel toplumlarda, birbirlerine duyduğu ilgiyi açıkça söyleyemeyen kadın ile erkek arasında “göz iletişimi” en sık kullanılan dildir.
“Birbirlerine baktıkları zaman sanki bu duyguları, topluma, koşullara, çevreye aldırmadan birbirlerine açıklıyorlar, bakışlarıyla konuşup anlaşıyorlardı:
‘’Vurmayacak silah yoktur,Geze göz uydurmalı,anlamayacak insan yoktur Öze söz uydurmalı’’
Göz göze gelindikten sonra iletişimi sürdürmek için gereken ilk mesaj yine gözlerle verilir. Göz göze bakışmanın gözler kaçırılmadan sürdürülmesi, iletişimin devamı için gerekli olan “evet”; gözlerin kaçırılması ise iletişimin kesildiğini belirleyen “hayır” anlamına gelir. Verilen mesaj “evet” ise, göz göze durumu sürdürülürken bunu diğer sözlü ya da sözsüz mesajlar izler. Birbirine yabancı iki karşı cins göz göze iletişimi sürdürmekte kararlıysa, birbirlerine aynı anda değil, aralıklı olarak bakarlar. Bu durumda ise; iki taraftan biri diğerini çekici bulur ve iletişim kurmak istediğinde, ara sıra göz göze gelmek için özen gösterir. Göz göze gelindiğinde ise hafifçe gülümseyerek beğenisini gösteren bir mesaj verir. Karşı cinsler arasında göz göze iletişimin aşılıp sözlü iletişim aşamasına geçilmesi kimi kez üç - beş dakika içinde gerçekleşir, kimi kez aylarca, yıllarca sürer.
            İnsanın en temel istek ve beklentisi ,en yakınındaki insanlarla sağlam ,doğru ve etkili bir iletişim kurmaktır. Bundan daha önemlisi de insanın kendisiyle olan doğru iletişimidir. Ben gelen arkadaşlara ‘’Kendinle aran nasıl ‘’ diye soruyorum. Kendisiyle iletişimi iyi olmayan bir insanın başkasıyla arasının iyi olması beklenemez. Bazen şöyle değerlendirmelere rastlarız: Adam çok iyiydi anlayışlı uzlaşmacı ve sessiz di nasıl olur da aile bireyleriyle anlaşamıyor diye hayret ederiz. Oysa millet olarak bir hastalığımızdır bu maalesef. Dışardaki insanlara insani ve sevecen yönümüzü gösterirken yakınımız olan insanlara  , bambaşka’yüzümüzü‘’eğmediğimiz  ,eğitmediğimiz,yontmadığımız ‘’yönümüzü gösteririz. Çok rastlamışsınız ya da duymuşsunuz; Pavyonda çalışan bir bayana çiçek verecek kadar kibarlaşan bir adam evde eşine şiddet uygulayabilmektedir. Bu fiziksel olabildiği gibi psikolojik şiddet de olabilmektedir Yakınlarımızla olan iletişimlerimiz çoğu zaman emir tehdit ve hakaret olabilmektedir.Oysa bir kuraldır mutlu olabilmenin ilk şartı kendisiyle ve aile bireyleriyle barışık olabilmektedir. Bunu başarabilen ve başarmak için çaba sarf eden insanlara ne mutlu.
Hayatınız hayalleriniz kadar renkli ve güzel, hayalleriniz umutlarınız kadar temiz ve ümit var olsun.
Gerek yok her sözü laf ile beyana, ‘Bir bakış bin söz eder bakıştan anlayana.’

       

Yrd.Doç.Dr.  Ömer DOĞRU

Aile Danışmanı & İletişim Uzmanı

 

  
1530 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam8
Toplam Ziyaret197824
Üyelik Girişi
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.432432.5624
Euro34.631634.7704
Hava Durumu

<script data-ad-client="ca-pub-2967709272430144" async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js"></script>