• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/dogruterapimerkezi1
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905415447199
  • https://twitter.com/dogruterapi_mkz
  • https://www.instagram.com/dogruterapimerkezi/
  • https://www.youtube.com/watch?v=kRrNYTwi6Bk

Ömer Doğru

Aile Danışmanı & İletişim Uzmanı

Site Haritası
Saat
Takvim
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-2967709272430144"
     crossorigin="anonymous"></script>

Çocuk Eğitiminde Annenin Rolü
         Anne olmak zor sıkıntılı ama bir o kadar zevkli ve kutsal bir durumdur. Anne çocuğun hem hayatını hem de hayallerini şekillendiren, tüm duygularının gelişimin etkileyen en önemli faktördür. Babaların bu durumu anlayabilme şansı da yeteneği de yoktur. Çünkü Annenin hislerini idrak edebilme yeteneği verilmemiştir ona Yüce Rabbimiz tarafından. O yüzden Ana gibi yar olmaz lafı vardır bizde ve eminim tüm toplumlarda da bu böyledir. O yüzden de annenin tutumu çok önemli. Anne tuz gibidir. Tüm gıdalar bozulmaması için tuza ihtiyaç duyar oysa tuz bozulursa zehir olur. Bu yüzden Annenin her sözü her tutumu çocuğunu doğru yönlendirdiği gibi, bunu yerinde ve zamanında kullanmadığı zaman yanlışa da itebilir en sevdiği varlığı olan çocuğunu. Çocukların doğumundan evliliğine kadar hayata bakışını ve kabullenme sürecinde annenin çok önemli bir yeri vardır. Günümüz de anneler çocuğumla çok ilgiliyim psikolojisine bürünerek çoğu zaman yanlış ve hatalı bir tutum ve hastalıklı bir ruh halini aşılamaktadır bunların başında şu davranışlar gelmektedir.
     Çocuk eğitiminin anne karnında başladığını söylersek yanlış olur. Kaynaklarımızdan edindiğimiz bilgilerden yola çıkarak, eş seçimiyle başladığını da söylersek, eksik söylemiş oluruz. Sözün doğrusu “anne-baba olmaya aday her genç kız ve erkeğin eğitimiyle başlar” olmalı. Söylendiğinin aksine, bu en önemli eğitim işi, annelerin görevi, babaların müdahale ve kontrol alanı değildir. Eşler bu görevde müşterektir, Yaratıcımıza verilecek hesap konusunda müşterek olunduğu gibi. Her ne kadar babalar çok etkili görünmeseler de eşler arasındaki eğitim tarzı uyuşmazlıkları, işleri her zaman zora sokar.En kötü karar bile kararsızlıktan iyidir. Aile içi uyuşmazlıklar özellikle çocuk eğitimi konusunda tamir edilmesi güç sorunlara yol açar. Bunu bertaraf edebilmenin yolu, eşler arası iletişim sorunlarını çocuk sahibi olmadan önce halledebilmekten geçer. Dolayısıyla evlilik gibi ciddi bir işe kalkışmadan önce kişilerin ilgi alanlarına, nasıl iyi eş olunur ya da evlilik içi hukukun incelikleri nedir, nasıl yemek pişirilir, konularının yanında, bu mukaddes birlikteliğin niteliğinin en can alıcı göstergesi, çocukların eğitimi de girmelidir. Çocuk eğitiminde en temel davranışın “kararlılık” olduğunu göz önüne alırsak, bu tip eğitim uyuşmazlıkları içinde olan ailelerin çocuklarının, ebeveynlerini çileden çıkartıcı sorunlar yumağı olduğunu söyleyebiliriz.
         Aile içi iletişim sorun olmaktan çıkmadığı sürece, eşler arasındaki fikir ayrılıklarının, özellikle çocuklar hakkında olanları, asgari müştereklerde birleşmediği sürece sorunlar halledilemez. Anne ya da baba kendini bu konuda yetiştirmiş olsa bile. Kısacası çocuğun annesinin kim olduğu, eğitiminin ne düzeyde olduğu, eş olmaya liyakatinin ne denli yeterli olduğu tek başına etkili olamıyor, aynı zamanda babanın da.Dolayısıyla karşımıza en az çocuk eğitimi kadar önemli, belki de daha önemli olan eşler arası iletişim sorunu çıkıyor. Bu konuda mahir olmayan eşler, sık sık karşılaşılan hayati kararlarda bir yığın sorun yaşarlar. Açıkçası onların yaşadığı sorunlar değildir önemli olan. Bu sorunların çocuklarının üzerinde bıraktığı tesirlerdir.
Kişilik bozukluklarından, davranış bozukluklarına kadar geniş bir yelpaze işte bu sorunlu çocukları beklemektedir. Daha doğrusu “sorunlarını çözememiş ebeveynlerin” çocuklarını beklemektedir.
1. Çocuğum bana çok düşkün, ben olmasam hiçbir şey yapmak istemiyor düşüncesi yanlış bir düşünce olmakla beraber aslında annenin özgüveninin olmadığını ve çocuğu ayakta kalabilme aracı olarak kullandığının göstergesi
2. Çocuk doğduktan sonra onunla aynı yatağa yatmak ve eşinden uzak durmak çocuğa yapılan en büyük yanlıştır. Burada çocuk anne kokusunu çok önemseyerek onsuz bir şey yapmama ve o olmadan uyumayı bile beceremeyecek duruma gelir. Bu durum eşlerin birbirine soğumasını ve aile sıkıntılarının çok ayyuka çıkmasına sebep olur. Oysa siz onu doğurdunuz ama hayatı yalnız yaşayacak ve kendine yetinmeyi öğrenmesi gerekir.
3. Çocuk okula başlarken annenin tutumu çok önemlidir. Anne çocuğun duyacağı şekilde başkalarına ‘’Benim çocuğum okuluna alışamadı bensiz okulda durmuyor, alışamadı ‘’ diye sızlanırsa çocuk bunu kullanır ve işinizi zorlaştırır.
4. Anne çocuğunu okula bırakırken çocuğun yanında ‘’sınıflar çok kalabalık, inşallah bulaşıcı durumlar yoktur ve çocuğuma zarar veren çocuklar yoktur’’ diyerek mimiklerinde bile bunu belli ederse, Çocuk kötü bir yerde olduğunu ve annesinin gittiği takdirde zarar görebileceğini düşünür ve huzursuz olur. Okula alışmak istemez.
5. Öğretmenin davranışları asla yargılanmamalı ve öğretmen hakkında kötü şeyler anlatmasına fırsat verilmemeli. Öğretmen, kutsal ve değerli bir insandır.
6. Çocuk okuldaki olumsuz durumları anlatıyor ve sürekli birilerini suçluyorsa sizin davranışlarınızda tutarsızlıklar ve yanlışlıklar var çocuk sizi kullanıyor.
7. Çocuk okulda başardıklarını anlatıyorsa gelişir, sorunlardan bahsediyorsa ruhsal durumunun iyiye gitmediğinin göstergesidir. Bahçeye girince dikenin varlığı değil Gülün güzelliğini fark etsin ve onun farkındalığını yaşasın.
8. Hayalleri komplolar kötülemeler ve ispiyonlar üzerine olmasın. Ona umutların farkını, başarının tadını ve hoşgörünün erdemini anlatın.
9. Çocuklarının mutluluğu için bir şeyi gördüğünde, fiyatını değil kıymetini öğretin. Bu onların mutluluğuna vesile olur.
10. Keşke dememek için eşini, işini ve arkadaşını iyi seçmesini ve kıymetini bilmesini öğretin
11. Mutlu olabilmesi için, iyi yürekli, güvenilir ve sadık olmasını öğretin.
12. Sabah kaldırınca strese sokmayın hadi oğlum-kızım geç kaldın değil seninle biraz daha vakit geçirmeliyim beraber bir şeyler yemeliyiz ve yeni bir gün seni bekliyor diyerek pozitif yüklemeler yapın. Çünkü ben seninle bir şeyler yiyince mutlu oluyorum.
13. Olumsuz, imkânsız ve kötülüklerle değil, umut özlem ve kendine güven duygusunu aşılayın
14. Kahvaltısını uykuya kurban etmeyin. Siz hazırlayın bir lokma da olsa beraber yiyin ki o da yapsın
15. Ders notları her şey değil ve çocuğun sevgisini ders notlarına hapsetmeyin göreceksiniz ki çocuklarınız çok daha özgüveni olan hayatla barışık ve sizi yormayan bireyler olacaktır.
16 Anne, babanın yokluğunda babanın neden evde olmadığını net ve çocuğun anlayabileceği bir dille ve zamanlaması iyi hesaplayarak açıklamalıdır.
17.Eğer baba hayatta değilse, çocuğun baba ile ilgili soruları cevapsız bırakılmamalıdır.
18.Eşler boşanmışsa ve yine çocuğun soruları varsa mutlaka cevaplanmalıdır. Baba ile ilgili olumsuz düşünceler çocuklara asla yansıtılmamalı, babanın olumlu yönleri aktarılmalıdır. Çünkü sizin için kötü olan eş onun babası veya annesidir. Siz onu kötüleyince onun yarısına hakaret ettiğinizin farkında değilsiniz. Çocuk bir çok nedenden ötürü susabilir ve sizi destekler görünebilir ama s,iz üzülmeyin diye yapar bunu .
19.Çocuk hiçbir zaman anne-baba arasında aracı olmamalıdır. Onları kullanmayın, duygularını istismar etmeyin ve kendi haklılığınızı ispatlamak  için delil olarak kullanmayın.
20.Evde mutlaka disiplinli bir ortam sağlanmalıdır. Disiplin despotizm değil, anlaşmalı kural koyma ve bunlara beraberce uyma becerisidir.
21Çocuğun cinsiyeti gözetilmeksizin mutlaka evde yaşına uygun sorumluluklar verilmelidir. Ona güvendiğinizi ve önemsediğinizi hissettirin.
22.Çocukları önce dinlemek ve anlamak gerekir.
23.Çocukların cinsel kimliklerinin oluştuğu dönemde soruları varsa doğru, açık ve net cevaplanmalıdır.
24.Babanın yokluğunda, özellikle erkek çocuklarının olumlu yönden özdeşim kurabileceği dayı, amca vs. gibi aile içinden bir büyüğüyle vakit geçirmesi sağlanmalıdır.
25.Çocuk mümkün olduğunca özgüven geliştirici aktivitelere yönlendirilmelidir.
26.Oğlunuzu aşırı koruyup kollamayın, oğlunuzu 3 yaş sonrası koynunuzda yatırmayın. Bu oğlunuzun cesaret ve güven duygusunu zamanla yok eder.
27.Oğullarınıza sırtınızı dayamayın. Oğlunuzu “benim tek dayanağım”, “yaşama sebebim” gibi sözler söylemeyin. Bu çocuğunuza aşırı yük yükler zamanla oğlunuz yetersizlik duygularına gömülür.
28.Ben senin mutluluğun için bu kadar çok çabalıyorsam sen de mutlu olmak zorundasın” sözlerinizle oğlunuz üzerinde baskı oluşturmayın.
29.Oğlunuzla asla koalisyon yaparak, eşinizi karşı tarafa atmayın. Unutmayın oğlunuzu babasından uzaklaştırmış olmakla onun hayatı yönetme konusunda modelini yok edersiniz.
30.Oğullarınızın asla hizmetkârı olmayın ve her istediğini yapmayın ki kadınları bir hizmetkâr olarak görmesin. Oğlunuzu kendi işini kendisinin yapması için teşvik edin.
31.Unutmayın Sevdiğinizi söylemekle sevdiğinizi hissettirmek farklı şeydir. Sevginizi hissettirmiyorsanız söylemeniz bir anlam taşımaz.
32-Çocuklarla Doğru İletimin Kaynağı ailedir. Ailede Alınan Yanlış Bir İletişimi Hiç Bir Okul Düzeltemez
Yrd.Doç.Dr.Ömer DOĞRU
Aile Danışmanı & İletişim Uzmanı
 
 
 
  
4057 kez okundu

Yorumlar

annelerimiz      07/07/2015 14:25

Hocam yazınızı okudum çok beğendim ve çok duygulandım. Annenizin resminizi koymanız çok asil bir davranış. Sizin gibi özel bir insanı doğuran ancak böyle muhteşem bir kadın olur. Ellerinden öpüyorum onun
Elif KÜÇÜK YILMAZ

Kadin ve Egitim     06/07/2015 20:15

Hoca tesbitleriniz cok dogru ve malesef cogumuz cocuklarimizi yanlus yonlendirme sonucu heba ediyoruz. Emeginize saglik cok begendim
Misafir -

Kadin ve Egitim     06/07/2015 20:02

Hoca tesbitleriniz cok dogru ve malesef cogumuz cocuklarimizi yanlus yonlendirme sonucu heba ediyoruz. Emeginize saglik cok begendim
Misafir -

Çocuk Eğitimi      06/07/2015 18:13

Hocam yine enfes bir yazı paylaşmışsınız emeğinize sağlık hele şu cümle muhteşem.Ailede Alınan Yanlış Bir İletişimi Hiç Bir Okul Düzeltemez
Misafir -

     06/07/2015 18:48

Çocuklarla doğru iletisim halinde olmak icin önce yetiskinlerin hatalarını düzeltmeleri gerekli ki; ailede alınan temel eğitim kaynak, dogru iletisim, değer yargıları, sevgi ve en önemliside saygı oluşsun.. Ancak bir toplum bu sekilde iyileşir ve geleceğe yönelik saglam karakterli bireyler yetisir.. Buda bizi kalkındırır ve güçlendirir.. Buda benim nacizade fikrim.. Engin bilgilerinizle bizleri aydınlattığınız için teşekkür ediyorum hocam.. Emeğinize ve yüreğinize sağlık..
Nilay Akduman

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam63
Toplam Ziyaret196628
Üyelik Girişi
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.237032.3662
Euro34.794534.9339
Hava Durumu

<script data-ad-client="ca-pub-2967709272430144" async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js"></script>