Aptallık hergün aynı stratejiyi kullanıp farklı sonuç bekleme durumudur. Delilik,Herşeye rağmen herkese inat başarabileceğine inanma durumudur. Çünkü imkansızı mümkün kılan sarsılmaz inancındır. O da biraz deli biraz cesur ve kendine olan inancını yitirmemiş yüreklerde mevcuttur.

Değişim  ve Dönüşüm arasındaki farkı anladığın zaman gelişirsin. 

 

5 yıl önce hayatınız nasıldı.5 yıl sonra nasıl bir hayata hangi kişisel özelliklere sahip olmak istiyorsunuz. Yarının istediğiniz gibi şekillenmesi için bu gün neler yapmalı nasıl yaşamalısınız. Nasıl bir hayat yaşayacağınıza karar vermediğinizde şartlar ve rüzgâra teslim olursunuz. Hayatınızı sizin değil çevrenin yönlendireceği kararını almış olursunuz. Ters giden gelişmeleri sadece izleyip duruma müdahale etmemek felaketi getirir. Hangi kararları erteliyorsunuz, nelere müdahale etmeyip izleyici kalıyorsunuz. Bir ödün diğerini doğurur. Hayatınızın keşkelerlemi iyikilerlemi dolu olmasını istiyorsunuz. Hayatınıza yön verip bir şeyleri değiştirmezseniz şimdiki düşünce yapınızla ve hayatınızın gittiği yönde ilerlemeye devam ederseniz yıllar sonra varacağınız yer neresi olacak.

 

Dileklerle rüyalarla yaşama, hayatın verdiklerine razı olma. Hayatın kontrolünü eline al neleri istediğine neleri istemediğine sen karar ver. Başkalarının senin yerine düşünmesine izin verme. Başkalarından kolay etkileniyorsan başarman çok zor. Onları dinle ama her zaman kendi düşüncelerini doğrularını isteklerini göz önünde bulundur. Karar verdikten sonra arkana bakma ihtimaller üzerinde durma. İhtimaller bitmez enerjini boşa harcama. Kararlarını hızlı alanlar genelde içlerindeki sese kulak verirler. Çoğumuz neye inandığımızı neyin arkasında durduğumuzu bilmiyoruz. Neden kararlarımızın sonun akadır arkasında durmuyoruz. Kararlarımızı özgür irademizle vermiyor muyuz? Diyet yapmaya karar veren bir insan neden kendini kontrol edemez, kararının arkasında duramaz. Neden kendimize hâkim olamayız? Neden yaşayabileceklerimize izin vermeyen bizi serbest bırakmayan kararlar alırız. Neden hayatın sınırsız seçeneği ve olasılığı varken hayatın heyecanını ve coşkusunu hissetmeyiz. Neden kendimizi belli kalıplar içine hapsederiz. Neden içimizde o gurur duyduğumuz insanı ortaya çıkarma ve yaşama kararı almayız, bu konuda cesur davranmayız. Neden çaresizlik hissederek yaşarız? Neden düşünmeyi seçmek yerine zihnimizi tüye esir ederiz. Neden hayatımızı düzene sokmaya karar vermeyip akıntıya bırakıp hayatımızın öylece geçmesine izin veririz. Neden ayağa kalkıp kendimizi yaşama kararı vermeyiz. Neden hayatta ne istediğimize karar vermeyiz.

 

Kendimiz ve hayat hakkındaki inançlarımız kararlarımızı şekillendirecektir. Kendinizi kim olarak gördüğünüz kendinizden beklentilerinizin ve alacağınız kararların çerçevesini oluşturacaktır. Hayatınıza giren birçok şey dikkatinizi dağıttığı için girdi. Bazı şeyler göründüğü gibi değildir. Her gün kararlar alırız. Hayatımızdaki sorunlar, baskılar, varsayımlar doğru karar vermemizi güçleştirir. Bir şeyin açlığını yaşarken verdiğiniz kararlara dikkat edin. İnançlarınız yada bir anda oluşan duygularınızla kararlar alırsanız, pişmanlıklarınız artar.

 

Hayatımıza yön vermek yerine bir şeylerle meşgul olmayı seçeriz. Kendimizle yalnız kalamayız. Eve girer girmez tvyi açarız kaybolacağımız kendimizi unutabileceğimiz ortamlara gideriz.

 

Kendinizi geliştirip aşmak istiyorsanız risk almak zorundasınız. Korkularımız yüzünden harekete geçmekte tereddüt eder kendimizi sınırlarız. Risk herhangi bir hedefe ulaşırken var olan sınırlarınızı aşmak demektir. Risk almak belirli ve kesin olana sıkı tutunmayı bırakıp, emin olmadığınız ama şu an sahip olduğunuzdan daha iyi olduğun inandığınız bir şeye uzanmak demektir. Risk almadan kimse gerek aşka ulaşamaz, gerçek güç geliştiremez, gerçek başarı ve saygınlığı yakalayamaz. Her riskte kaçınılmaz bir kayıp vardır ama ileri gitmek için verilmesi gereken bir kayıp. Başarı oturup tehlikeleri izlemekten çok, ileri sıçramayı gerektirir.

 

Risk alıp harekete geçilen an en zor andır. Nereye düşeceğimiz belli olmadan geçmişimizle olan bağlarımızı koparıp ileri sıçrarız. Hiç bir risk tamamen güvenli değildir. Bilinmeyen hiç biç zaman kesin yapılamaz. Yaşamın doğasında var bilinmezlik. Yaşamı heyecanlı kılanda budur. Riskten kaçmak yaşamdan kaçmaktır. Büyüme, ilerleme ve gelişme her zaman risk taşır. Riskleri sürekli ertelemeyin, her geçen yıl kaderinize boyun eğme riskiniz artıyor.

 

Başka kimse seni değiştiremez. Seni değişmekten alıkoyamaz. Ne istediğine, ne yapacağına karar ver ve harekete geç. Zor olan yapmak değil, yapmaya karar vermektir.

 

Neden tekrar bir çocuk gibi korkusuz ve cesur olmuyorsun, istediğin her şeyi yapabileceğini düşünmüyorsun Neden daha fazla okumaya ve kendi içindeki savaşı kazanmaya karar vermiyorsun. Neden kendini inkâr edeceksin, içindeki coşkuyu ve başarma arzusunu hapsedeceksin. Neden geçmişin kara bulutlarının seni takip etmesine izin veriyorsun. Neden güneşin ışıltısını içinde hissetmeyesin. Ne yaşıyor olursan ol sorunda çözümde sensin. Kendine dön ve iç dünyanda neler yaşandığına bak. Neler hissettiğine neler istediğine kulak ver. Ve bazı kararlar al. Olduğun yerde kalman için bir sebep yok. BU yılın hayatının en verimli, en sağlıklı ve en mutlu yılı olmasına karar ver. Hayatın dönüm noktaları vardır. Şimdi bu gün burada hayatınızın en önemli dönüm noktasını yaratabilirsin. Bazı kararlar alarak kendinize yemin ederek.

Yrd Doç Dr Ömer DOĞRU 

Aile Danışmanı & Iletisim Uzmanı