• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/dogruterapimerkezi1
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905415447199
  • https://twitter.com/dogruterapi_mkz
  • https://www.instagram.com/dogruterapimerkezi/
  • https://www.youtube.com/watch?v=kRrNYTwi6Bk

Ömer Doğru

Aile Danışmanı & İletişim Uzmanı

Site Haritası
Saat
Takvim
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-2967709272430144"
     crossorigin="anonymous"></script>

Hiperaktivite

TANIM: Yaş ve gelişim düzeyine uygun olmayan; aşırı hareketlilik, istekleri erteleyememe, kalıcı ve sürekli dikkatsizlik belirtileriyle kendini gösteren nöro-psikiyatrik bir bozukluk diye tanımlanan Hiperaktivite bir hastalıktan ziyade bir duygu durum bozukluğu ve enerji akışını kontrol edememe durumudur. Kesinlikle hastalık veya eksiklik olarak görülmemelidir ve öyle değildir. Çünkü günümüz şartlarında çocukların toprakla az teması ve ebeveynleriyle az görüşmesi ve kıymetli zaman paylaşımının azlığı, sokakta ve doğayla iş içe yaşamanın azlığı,sentetik giyecekler ve hormonlu yiyeceklerin çokluğu çocuktaki bu tür sorunları tetikleyen ana etkenlerdir.        
           Aslında çocukların hareketli olması doğaları gereğidir.Bu çocuklarda hareketlilik istem dışıdır. Yaramazlık, haşarılık olarak adlandırılamaz. Doğum öncesi anne rahminde alışılmadık şekilde hareketli olduklarını gösteren bilimsel çalışmalar vardır. Burada çocuklarına Yaradan tarafından dış dünyaya gelmeden önce hazırlık talimine tabi tutulduğunun bir göstergesidir bu.      
 Genetik çalışmalara göre; sorumlu olduğu düşünülen bazı genler söz konusudur.         
 Normal bireylere oranla, beyinde yapısal işlev farklılıkları söz konusudur.  E.E.G. (Beyin Elektrosu) sonuçlarında silik nörolojik bulguya rastlanmaktadır.         Erkek çocuklarda aşırı hareketlilik ve dürtüsellik belirtileri daha çok görülürken, kız çocuklarında dikkatsizlik daha çok görülmektedir.     Bu çocukların; % 75 inde yaş ilerledikçe aktivitede azalma görülmekle birlikte dikkat eksikliği kişinin eğitimi ve doğru yönlendirilmesine bağlı olarak şekillenmektedir.   
            Bu çocuklarda sıklıkla özel öğrenme güçlüğü de görülür. (Özel öğrenme güçlüğü; konuşma ve yazı dilinin temelinde ki sembolik faaliyetlerin geç ya da yetersiz gelişiminden, zaman ve mekânda yönelim güçlüklerinden, algı ve hareket bozukluklarından kaynaklanan bir güçlüktür. Bu tür çocuklarda, genellikle zekada bir problem yoktur. Okumayı geç sökme ya da sökememe durumu sık görülür. Okurken ya da yazarken harf, hece atlama ya da ekleme, kelime unutma, okuduğunu anlayamama ya da anlatamama söz konusudur.)             Bu çocuklarda hemen ilaç tedavisine gidilmemeli ve Antidepresan konusundan kesinlikle uzak durulmalı. Zira Antidepresan bir ilaç değil beyini geçici süreyle bloke eden uyuşturan bir kontrol aracıdır ve zararlıdır.Bu zarar çocuklarda çok daha kalıcı ve etkin sonuçlara yol açmaktadır. Bu çocuklarda tedavi süresince; doktor, aile ve öğretmen işbirliği çok önemlidir. Okulda ve ailede alınacak önlemler mutlaka uygulanmalıdır.  Tedavi edilmediklerinde ve gerekli eğitsel önlemler alınmadığında, (Sosyal ortamları da uygunsa) bu çocuklarda; içine kapanma ve suça meyillilik görülebilmektedir.

 Genelde normal zeka dilimi içerisinde yer alırlar. Ancak bilişsel gelişimleri olduğundan düşük görülmektedir. Bunun nedeni, zihinsel gelişim için odaklama eksikliği ve zihin tembelliğidir. Toplumda sanıldığının aksine; hiperaktif çocuk mutlaka üstün zekalı olmamakla birlikte,hasta ve sorunlu çocuklar da değiller. Hiperaktif çocuklar arasında üstün zekalı çocuklara da rastlanmaktadır.           Ama genelde zeka seviyeleri üst dilimlerdedir.Bunu doğru bir alan ve yeteneğine göre uygun eğitim verildiğinde ortaya çıkabilmektedir.        
              Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun üç farklı tipi vardır. Çocukta ki belirtilere göre, bu tiplerden hangisinde yer aldığına karar verilir. D.E.H.B. tanısı konmuş çocukta, belirtilerin tümünün olması gerekli değildir, sadece dikkat sorunları ya da sadece aşırı hareketlilik-dürtüsellik belirtileri görülebilir.          
1-Dikkat Eksikliği : Dikkat eksikliği belirtileri ön plandadır. Aşırı hareketlilik ve dürtüsellik ya yoktur. Ya da tanı alacak kadar şiddetli değildi     
2-Aşırı Hareketlilik : Aşırı hareketlilik ve dürtüsellik belirgin olarak vardır. Dikkat eksikliği belirtileri vardır. Ancak tanı alacak kadar şiddetli değildir.    
3-D.E.H.B. (Birleşik Tip) : Hem dikkat eksikliği hem de aşırı hareketlilik dürtüsellik belirtileri tanı alacak kadar şiddetlidir. En sık olarak görülen tip birleşik tiptir.  
"Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu" toplumda, çocukluk çağının en sık görülen psikiyatrik bozukluğudur. İlköğretim çağındaki çocukların % 3–5´ inde görülür. Yani her 20–30 çocuktan birinde bu sorun vardır.
Bozukluğun nedenleri, beyindeki dikkat ve davranış kontrolüyle ilgili bölgelerin farklılığından kaynaklanmaktadır. Yapılan araştırmalarda bu bölgelerin yeterince etkin olmadığı, ve bunu spor sanat ve aktiviteyle geliştirilebildiğidir.

Unutmayın çocuklar sorun üretmezler .Çocuklar Anne ve Babaların üretmiş olduğu sorunun sonucunu yansıtırlar.

Yrd.Doç.Dr.Ömer DOĞRU

Aile danışmanı & İletişim Uzmanı

  
478 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam103
Toplam Ziyaret198130
Üyelik Girişi
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.486832.6170
Euro34.601234.7398
Hava Durumu

<script data-ad-client="ca-pub-2967709272430144" async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js"></script>